Secrets & Lies - Mike Leigh

Secrets & Lies - Mike Leigh




Sırlar ve yalanlarla dolu bir aile oyununun oynandığı bir tiyatro sahnesi...


Aslında bu filmin özeti bu. Daha doğrusu film bu. Filmin bu kadar ödüle boğulmasındaki temel etken de muhtemelen tiyatro sahnesini yansıtışındaki başarısı. Ama gerçekten başarılı mı? Görünüşte evet, ama özünde olduğuna pek değil.


Sinemanın tiyatro ile ilişkisi malum. Yeni Dalga yazarları, yönetmenleri ve Antonioni gibi bir kaç yönetmene kadar sinemayı kendi başına bir sanat olarak alan yoktu. "Sinema öncelikle bir resim mi yoksa bir tiyatro mu?" bu tartışılırdı. Bergman bile "Sinema herşeyden önce tiyatrodur" diyordu. Sinemanın olanaklarını tiyatronun eksiklerini kapatmak için kullanması belki de onun sinemasını oluşturan temel etkenlerdendi.


Mike Leigh de filmini Bergman gibi konumlandırıyor. Bir tiyatro sahnesi sinemada en iyi nası lkonumlandırılır? sorusuna cevap arıyor. Kamerası ile buna gayet kuvvetli bir şekilde cevap veriyor. Tiyatral olarak aşmış oyuncular ve oyunculuklar eşliğinde bu cevabını kuvvetlendiriyor. Buraya kadar bir sorun yok ama Mike Leigh bir şey daha yapmaya çalışıyor: O da gerçekçi olmak. Evet bu sorunlu karakterleri biraraya getirip Londra proleter ve küçük burjuvasının sorunlarına parmak basmak, sinemanın kurmacalığından kurtarmak istiyor, özellikle de diyalogları saçmalık seviyesine indirip "gerçek hayatta insanlar böyle konuşmaz ki" demek istiyor ama ne mümkün, istediği kadar arkak sokak Londra aparmanlarını bize sergilesin, oyuncuların tiyatral şovu eşliğinde hiç bir karakter, hiç bir konuşma o sahneden inip Londra sokaklarına karışamıyor. İngiliz sınıflarına olan eleştiri de bu yüzden okunup geçiliyor, her şey tatlıya bağlanıyor; sınıflar, ırklar barışıyor sahneden iniliyor.


"Peki ortaya konulan oyun gerçekçi mi?" sorusuna da cevap vermek gerekir kuşkusuz. Cevap da evet "kuşkusuz bir şekilde gerçekçi" olacaktır. Avrupa sınıflarının hepsinin temeline bastırılmış gizli faşizm, sınıfsal olarak kopmuş aileler hakkındaki yorumu, sırların ve yalanların kişiler üzerindeki baskısı konusundaki yorumu kuşku götürmeyecek şekilde iyi.""""spoiler"""" Bunları finalde çözümlemesi de bir o kadar rahatsız edici. "Hayat sevince güzel, içini dökünce süper" finali bu filmin bir türlü sahnesinden inememesinin temel sebebi""""spoiler""""


Secrets & Lies bir ustalık gösterisi. Mike Leigh'nin bakın ne kadar ustalık ve derinliğe sahibim demesi. Son yıllarda Nuri Bilge Ceylan'ın 3 Maymun ile P. T. Anderson'ın da There Will Be Blood ile ben artık usta oldum demesinin bir benzeri. Sanki usta olmayı gösteren yegane durum imgeleri, üstü kapalıymış numarasına yatan anlatımları insanların gözüne sokmakmış gibi bu üç yönetmen de bu görsel bombardımana tutmaktan geri durmuyor. Bu filmi kötü yapmıyor, aslında dediklerimin hiç bir filmi köt yapmıyor fakat değersiz kılıyor. İstediği kadar ödüle boğulsun, Cannes sahnesinden indiğinde bu filmin değeri aldığı ödüllerin ağırlığının ötesine geçemiyor. Evet Secrets & Lies'ı basit bir aile draması olarak nitelendiremeyiz. Her yanından kalite(?) fışkırdığını da inkar edemeyiz. ama bir sinema filmi ne kadar kaliteliyse o kadar önemlidir anlayışı sinemayı değil sinema sektörürünü ileriye götürür.

30 Kasım 2008 Pazar

0 Comments:

 
Sinema Dedigin... - Wordpress Themes is proudly powered by WordPress and themed by Mukkamu Templates Novo Blogger